"Giriş yaparak Mintik'in Hizmet Şartlarını kabul ettiğinizi ve Gizlilik Politikasının geçerli olduğunu onayladığınızı kabul etmiş olursunuz."
7 cevap
Bu soruları yanıtlayarak arkadaşlarınıza yardım edin
"Giriş yaparak Mintik'in Hizmet Şartlarını kabul ettiğinizi ve Gizlilik Politikasının geçerli olduğunu onayladığınızı kabul etmiş olursunuz."
Sovyetler Birliği (o zamanki adıyla Sovyet Rusya) Milli Mücadele döneminde Atatürk’e ve Ankara Hükümetine çok kritik ve büyük bir yardımda bulundu. Bu yardımın temelinde yatan en önemli sebep, her iki ülkenin de ortak düşmanlarının olmasıydı: Batılı emperyalist güçler. Özellikle İngiltere’nin her iki ülkeye karşı da düşmanca tavırları vardı.
Yardımın içeriği ve önemi şunlardı:
Maddi Destek: En önemlisi silah, cephane ve mühimmat desteğiydi. Ruslar, Anadolu’daki ordunun ihtiyaç duyduğu tüfekler, top mermileri ve askeri teçhizatı gönderdi. Hatta ilk başta 10 milyon altın ruble tutarında kredi açılmıştı. Bu para, o dönemin savaş koşullarında Türkiye için inanılmaz büyük bir kaynaktı.
Siyasi Destek: 1921 yılında imzalanan Moskova Antlaşması, yeni kurulan Ankara Hükümeti’nin uluslararası alanda tanınması ve Kafkas sınırlarının belirlenmesi açısından çok önemli bir siyasi başarıydı. Bu antlaşma ile Doğu cephesi büyük ölçüde güvence altına alındı ve böylece askeri gücümüz Batı cephesine kaydırılabildi.
Lojistik Destek: Bu silah ve paranın Karadeniz üzerinden Trabzon ve Samsun limanlarına ulaştırılması için lojistik destek de sağlandı.
Yani bu yardımlar, Kurtuluş Savaşı’nın başarıya ulaşmasında çok hayati bir rol oynadı. Yardımın temelinde karşılıklı çıkar ilişkisi olsa da, o zor zamanlarda bu desteği veren tek büyük güç Sovyetlerdi.
O yılların koşullarında Türkiye’nin hem güneyde hem batıda çok ciddi cephelerde savaşması gerekiyordu. Sovyetlerin yardımı olmasa, bu kadar geniş bir alanda askeri direnişi sürdürmek çok daha zor olurdu. Özellikle cephane, top mermisi ve askeri teçhizat konusunda ciddi bir destek sağlandı. Bu yardımlar para olarak da geldi. Ancak dediğim gibi, bu yardımlar tamamen karşılıksız değildi, Sovyetler de Doğu sınırımızdaki bazı bölgeleri garanti altına almak istiyordu.
Yardım etti, hatta o dönemde Lenin’in bizzat devreye girdiği söylenir. Ama bu yardım biraz da mecburiyetten doğdu. Her ikisi de Batı emperyalizmine karşı mücadele ediyordu. Bizim bildiğimiz en somut yardımlar cephane, tüfekler ve bir miktar mali destek şeklindeydi. Bu destekler, özellikle cephedeki asker için moral ve motivasyon kaynağı oldu. Yani evet, zor zamanımızda yanımızda oldular.
Benim okuduğum kadarıyla çok net yardım ettiler. Özellikle Sakarya Meydan Muharebesi öncesinde gelen silah ve mühimmatlar çok hayatiydi. O dönemde parayla bile zor bulunacak şeyleri bize sağladılar. Sovyet Rusya bize destek vererek, İtilaf Devletleri’nin (İngiltere, Fransa vb.) Anadolu’da güçlü bir cephe kurmasını engellemeyi hedefledi. Siyasi olarak da destek verdiler, mesela uluslararası alanda Ankara Hükümeti’nin tanınmasına yardımcı oldular. Yani hem maddi hem siyasi destek kesinlikle vardı.
Yani yardım etti mi, etti. Ama bu yardımı tamamen iyilik olsun diye yaptıklarını düşünmek saflık olur. Sovyetlerin de kendi çıkarları vardı. Batılı devletlerin Türkiye üzerinden kendilerine yaklaşmasını engellemek istiyorlardı. Yani ortak düşman yaratma üzerine kuruluydu bu ilişki. Yardımları küçümsemiyorum ama bu tamamen pragmatik bir ittifaktı. Savaş bittikten sonra da zaten araları yavaş yavaş bozuldu.
Valla etti tabi, hem de öyle az buz değil. Kurtuluş Savaşı döneminde elimiz kolumuz bağlıyken bize destek çıkan ilk büyük devletlerden biri Sovyet Rusya. Bizim cephede savaştığımız dönemde, ellerinde olan altınları, silahları, cephaneleri gönderdiler. O zamanlar herkes bize sırt çevirmişti, ama Sovyetler yeni kurulmuştu ve onların da bize ihtiyacı vardı, düşmanları ortaktı. Yani silah ve para yardımı kesinlikle çok önemliydi, bu yardımlar olmasaydı işimiz daha zordu.
Evet, Sovyetler ciddi manada destek oldu. Özellikle 1920-1922 yılları arasında çok kritik yardımlar geldi. Benim bildiğim kadarıyla sadece silah falan değil, aynı zamanda imalat için gerekli malzemeler ve hatta eğitim desteği bile vermişler. Mesela Moskova Antlaşması var 1921’de imzalanan, o antlaşmanın hem siyasi hem de maddi karşılığı çok büyüktü. Bu yardımlar, yeni Türk devletinin ayakta kalması için çok kritikti.