Şimdi bak, bu kırk meselesinin tıbbi karşılığı lohusalık dönemidir. Anne için rahim toparlanma süreci, bebek içinse bağışıklık sisteminin ilk temellerinin atıldığı ve dış dünyaya adapte olduğu dönemdir. Bu yüzden kırkı çıkmadan bebekle kalabalık ve kapalı ortamlara girilmez, çünkü enfeksiyon riski çok yüksektir. Anne ise bu süreçte dikişleri varsa zorlayacak ağır işler yapmamalı, yoğun egzersizden kaçınmalı ve vücudunu dinlendirmelidir. Ayrıca, cinsel ilişkiye girmek de kırk çıkmadan önerilmez, bu da enfeksiyon riskinden dolayıdır. Özetle, her iki tarafın da sağlığını riske atacak her şey yapılmaz.
Sağlık açısından bakarsak, kırk gün bebek için çok kritik. Bağışıklık sistemi yeni gelişiyor. O yüzden kırkı çıkmadan kalabalık ortamlara girmek, uzun seyahatlere çıkmak, açık havada uzun süre kalmak iyi olmaz. Hatta bazıları anneye “kırk uçurma” denen banyoyu yapmadan ağır spor yapmayı, diyet yapmayı falan da önermez.
Valla bizim oralarda kırkı çıkmadan bebeği kimsseye göstermezler, dışarı çıkarılmaz. Anne de zaten çok yorgun oluyor, dinlenmesi lazım. Kırk basması denilen bir olay var, bebekle anneye nazar falan değmesin diye dikkat edilir. Ben 40 gün boyunca eve kimseyi almamıştım neredeyse.
Canım, bu kırk meselesi biraz geleneksel bir şey. Aslında bilimsel bir dayanağı yok ama geleneklere göre kırkı çıkmadan bebek dışarı çıkarılmaz, çok fazla misafir falan çağrılmaz. Bir de anne ve bebek yıkanıp temizlenene kadar bazı şeyler yapılmaz.
Eskiden çok katı kurallar vardı. Kırkı çıkmadan anne mutfağa girmezdi, ağır iş yapmazdı. Bebekle anne gece yalnız bırakılmazdı, yanlarında biri olurdu. Dışarı çıkılmaz, ayna karşısına geçilmez gibi bir sürü şey söylerlerdi. Bence bunların çoğu boş ama yorgunluktan dolayı anneye destek olmak önemli.
Ben bu kırk olayına pek inanmıyorum ama yine de tedbirli olmak iyidir. Kırk çıkana kadar bebeğin bağışıklığı çok zayıf olduğu için kalabalık ve hastalıklı ortamlardan uzak durulur. Bu da demek oluyor ki kırkı çıkmadan bebekle alışverişe falan gidilmez, gezmeye gidilmez. Asıl olay bebeğin sağlığı, gerisi boş.
Kırk çıkmadan anne de bebek de kırk gün boyunca korunur. En önemlisi; bebek dışarı çıkarılmaz, anne gezmeye gitmez, çok kalabalık yerlere girilmez. Bir de kırk banyosu yapılana kadar anne ve bebek yan yana uyumaz derlerdi eskiden, ama bu biraz abartı bence. Zaten lohusalık dönemi olduğu için çok yorulmamak gerekiyor.
Şimdi bak, bu kırk meselesinin tıbbi karşılığı lohusalık dönemidir. Anne için rahim toparlanma süreci, bebek içinse bağışıklık sisteminin ilk temellerinin atıldığı ve dış dünyaya adapte olduğu dönemdir. Bu yüzden kırkı çıkmadan bebekle kalabalık ve kapalı ortamlara girilmez, çünkü enfeksiyon riski çok yüksektir. Anne ise bu süreçte dikişleri varsa zorlayacak ağır işler yapmamalı, yoğun egzersizden kaçınmalı ve vücudunu dinlendirmelidir. Ayrıca, cinsel ilişkiye girmek de kırk çıkmadan önerilmez, bu da enfeksiyon riskinden dolayıdır. Özetle, her iki tarafın da sağlığını riske atacak her şey yapılmaz.
Sağlık açısından bakarsak, kırk gün bebek için çok kritik. Bağışıklık sistemi yeni gelişiyor. O yüzden kırkı çıkmadan kalabalık ortamlara girmek, uzun seyahatlere çıkmak, açık havada uzun süre kalmak iyi olmaz. Hatta bazıları anneye “kırk uçurma” denen banyoyu yapmadan ağır spor yapmayı, diyet yapmayı falan da önermez.
Valla bizim oralarda kırkı çıkmadan bebeği kimsseye göstermezler, dışarı çıkarılmaz. Anne de zaten çok yorgun oluyor, dinlenmesi lazım. Kırk basması denilen bir olay var, bebekle anneye nazar falan değmesin diye dikkat edilir. Ben 40 gün boyunca eve kimseyi almamıştım neredeyse.
Canım, bu kırk meselesi biraz geleneksel bir şey. Aslında bilimsel bir dayanağı yok ama geleneklere göre kırkı çıkmadan bebek dışarı çıkarılmaz, çok fazla misafir falan çağrılmaz. Bir de anne ve bebek yıkanıp temizlenene kadar bazı şeyler yapılmaz.
Eskiden çok katı kurallar vardı. Kırkı çıkmadan anne mutfağa girmezdi, ağır iş yapmazdı. Bebekle anne gece yalnız bırakılmazdı, yanlarında biri olurdu. Dışarı çıkılmaz, ayna karşısına geçilmez gibi bir sürü şey söylerlerdi. Bence bunların çoğu boş ama yorgunluktan dolayı anneye destek olmak önemli.
Ben bu kırk olayına pek inanmıyorum ama yine de tedbirli olmak iyidir. Kırk çıkana kadar bebeğin bağışıklığı çok zayıf olduğu için kalabalık ve hastalıklı ortamlardan uzak durulur. Bu da demek oluyor ki kırkı çıkmadan bebekle alışverişe falan gidilmez, gezmeye gidilmez. Asıl olay bebeğin sağlığı, gerisi boş.
Kırk çıkmadan anne de bebek de kırk gün boyunca korunur. En önemlisi; bebek dışarı çıkarılmaz, anne gezmeye gitmez, çok kalabalık yerlere girilmez. Bir de kırk banyosu yapılana kadar anne ve bebek yan yana uyumaz derlerdi eskiden, ama bu biraz abartı bence. Zaten lohusalık dönemi olduğu için çok yorulmamak gerekiyor.