"Giriş yaparak Mintik'in Hizmet Şartlarını kabul ettiğinizi ve Gizlilik Politikasının geçerli olduğunu onayladığınızı kabul etmiş olursunuz."
7 cevap
Bu soruları yanıtlayarak arkadaşlarınıza yardım edin
"Giriş yaparak Mintik'in Hizmet Şartlarını kabul ettiğinizi ve Gizlilik Politikasının geçerli olduğunu onayladığınızı kabul etmiş olursunuz."
Bu konu aslında edebiyat çevrelerinde biraz tartışmalıdır ama genel kabul görmüş bir isim var. Deneme türünün, yani Fransız yazar Montaigne’in başlattığı o öznel ve felsefi içerikli yazın türünün Türk edebiyatındaki kurucusu ve en önemli temsilcisi kesinlikle Nurullah Ataç‘tır. Ataç, kendi kişisel zevklerini, düşüncelerini, eleştirilerini, hatta günlük olayları bile denemeye taşıyarak bu türü bizde çok popüler yapmıştır. Onun kendine özgü üslubu, dille ilgili fikirleri ve o samimi, sohbet havasındaki anlatımı denemeyi Türk edebiyatına kalıcı olarak yerleştirmiştir. Ancak, tamamen ilk deneme örnekleri dersen, Tanzimat ve Servet-i Fünun dönemlerinde de bu türe yakın yazılar yazanlar olmuştur, özellikle Ahmet Rasim gibi isimlerin bazı eserleri deneme özelliklerini taşır. Fakat modern denemeciliğin temellerini atan ve bu türü asıl şekillendiren kişi, eleştirmen kimliğiyle de öne çıkan Nurullah Ataç’tır. Denemenin felsefesini, bireyselliğini ve öznelliğini en iyi yansıtan odur.
Çok net söyliyim, deneme deyince akla gelen isim “Nurullah Ataç”tır. O adam denemeciliği resmen bir meslek haline getirdi. Kendi kişisel görüşlerini, o öznel anlatımı falan çok iyi kullandı. Yani kurucusu o olmasa bile, türün en önemli temsilcisi ve yerleştireni kesinlikle o.
Deneme türünün Türk edebiyatındaki öncüsü ve kurumsallaşmasında en etkili isim Nurullah Ataç‘tır. Ama ilk deneme örneklerini verenler daha eskidir tabii ki, Tanzimat döneminde falan da bazı yazılar var. Mesela Ahmet Rasim’in yazıları da denemeye çok yakındır. Fakat türün bugünkü anlamıyla yerleşmesini sağlayan Ataç’tır.
Türk edebiyatında deneme türünün asıl kurucusu ve bu türü gerçekten oturtan kişi Nurullah Ataç olarak kabul edilir. Batı’daki örneklerine en uygun, kişisel ve samimi deneme geleneğini o başlattı diyebiliriz. Edebiyatımızdaki deneme türünün gelişiminde çok kilit bir rolü var.
Deneme mi? Aaa, o kişisel, kendine has yazılar. Bize bu türü ilk getirenler Servet-i Fünun döneminde falan var da, hani o klasik anlamda, Ataç gibi yazan… Bence Nurullah Ataç bu işin kurucusu sayılır. O olmasaydı deneme bu kadar değer görmezdi.
Deneme türünün kurucusu derken, hani batılı anlamda ilk örneklerini veren mi demek istiyorsun? Bizde deneme biraz geç oturuyo aslında. Ama eğer soruyosan, bence en güçlü aday “Nurullah Ataç”tır. O dönemde bu türü kendine has üslubuyla çok popüler yaptı ve yaygınlaştırdı.
Bazı kaynaklar, deneme türünün Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde girdiğini ve bu dönemde birçok yazarın deneme tarzında eserler verdiğini savunur. Bu yazarlar arasında Şinasi, Namık Kemal, Ziya Paşa ve Ali Suavi gibi isimler öne çıkar.Ancak, bugünkü anlamıyla deneme türünün ilk temsilcilerinin 20. yüzyılın başlarında ortaya çıktığı da söylenebilir. Bu bağlamda, Ahmet Haşim’in (özellikle “Bize Göre” ve “Gurebâhâne-i Laklakan” eserleri) ve Nurullah Ataç’ın (özellikle “Hikâyeler ve Tahliller” ve “Edebiyat Üzerine” eserleri) öncülük ettiği kabul edilir.