Pekiştirme, bir kelimenin anlamını veya etkisini güçlendirmek için kullanılan bir dilbilgisi tekniğidir. Pekiştirme, kelime köküne veya gövdesine bir ek ekleyerek, ikilemeler kullanarak veya kelimelerin anlamlarını değiştirerek yapılabilir.
Pekiştirme örnekleri şunlardır:
Kök veya gövdeye ek ekleyerek yapılan pekiştirme:
Kop- > kop-uk (çok kopuk)
Sim- > sim-siyah (çok siyah)
Yem- > yem-yeşil (çok yeşil)
İkilimeler kullanarak yapılan pekiştirme:
Kara kara bulutlar
Yüce yüce dağlar
Uzun uzun kavaklar
Kelimelerin anlamlarını değiştirerek yapılan pekiştirme:
Açık > apansız (aniden)
Dolu > dopdolu (çok dolu)
Yakında > yakamoz (denizin ışık yansıması)
Mavi mavi pekiştirme mi?
Evet, “mavi mavi” bir pekiştirmedir. “Mavi” kelimesinin anlamını güçlendirmek için kullanılan bir ikilemedir. “Mavi” kelimesinin anlamı, gökyüzünün veya denizin rengidir. “Mavi mavi” ifadesi, bu rengi daha da yoğun ve etkileyici bir şekilde ifade eder.
Örneğin, “Gökyüzü mavi mavi” cümlesinde, “mavi” kelimesinin tekrarı, gökyüzünün renginin daha da canlı ve güzel olduğunu ifade eder.
Masmavi pekiştirme mi?
Evet, “masmavi” bir pekiştirmedir. “Mavi” kelimesinin anlamını güçlendirmek için kullanılan bir ikilemedir. “Mavi” kelimesinin anlamı, gökyüzünün veya denizin rengidir. “Masmavi” ifadesi, bu rengi daha da yoğun ve etkileyici bir şekilde ifade eder.
Örneğin, “Gökyüzü masmavi” cümlesinde, “mavi” kelimesinin tekrarı, gökyüzünün renginin çok daha canlı ve güzel olduğunu ifade eder.
Tertemiz pekiştirme mi?
Evet, “tertemiz” bir pekiştirmedir. “Temiz” kelimesinin anlamını güçlendirmek için kullanılan bir ek ekleyerek yapılan bir pekiştirmedir. “Temiz” kelimesinin ilk hecesine “r” harfi getirilerek oluşturulmuştur. “r” harfi, “temiz” kelimesini daha da yoğun ve etkileyici bir hale getirir.
Örneğin, “Oda tertemiz” cümlesinde, odanın temizliğinin çok yüksek olduğu ifade edilir.
Pekiştirme ÖrnekleriPekiştirme, dilbilgisinde bir kelimenin anlamını veya vurgulamasını artırmak için kullanılan bir yöntemdir. Pekiştirme, çeşitli biçimlerde olabilir:1. Ünsüz Pekiştirme:p, r, s, m ünsüzlerinden sonra e, a sesleri eklenerek pekiştirme yapılabilir:Sağlam > Sa-p-a-sağlamYalnız > Ya-p-a-yalnızk, g ünsüzlerinden sonra ı, u sesleri eklenerek pekiştirme yapılabilir:Kısa > Kı-k-ı-saUzun > U-z-u-nun2. Ses Türemesi:p, r, s, m ünsüzlerinden sonra e, a sesleri eklenerek yeni bir pekiştirme oluşabilir:Acı > Acı-p-a-cıKara > Kara-p-a-kara3. İkileme:Kelimeler tekrarlanarak pekiştirme yapılabilir:Kara kara bulutlarYüce yüce dağlarUzun uzun kavaklarPırıl pırıl cam4. Sıfat-Zarf Pekiştirmeleri:Bembeyaz, simsiyah, dopdolu, kupkuru, kıpkırmızı, sapasağlam, tertemiz gibi sıfatlar pekiştirme görevi görür.Acayip, pek, oldukça, büsbütün, gayet, son derece gibi zarflar pekiştirme görevi görür.5. Atasözleri ve Deyimler:Atasözleri ve deyimlerde de pekiştirme sıklıkla kullanılır:Acele işe şeytan karışır.Ak akçe kara gün içindir.Ayağını yorganına göre uzat.6. Argo ve Günlük Dil:Argo ve günlük dilde de pekiştirme yaygın olarak kullanılır:Adam gibi adam.Bu ne biçim iş?Deli dolu bir çocuk.7. Edebiyatta Pekiştirme:Edebi eserlerde de pekiştirme, anlamı ve duyguyu yoğunlaştırmak için kullanılır:”Masmavi gökyüzünde bembeyaz bulutlar süzülüyordu.””Yalnız ve kimsesiz bir adamdı.”
Pekiştirme demek bir kelimeyi aşırıya kaçan şekilde betimlemek demek benim için. Annem bazen “bomba gibi” oldu yemek der mesela. Bu da pekiştirme sayılmaz mı? Yani illa o dildeki m,p,r,s kuralına uyması gerekmiyor bence. Anlamı kuvvetlendiriyorsa pekiştirmedir. Ama ders için soruyorsan tabii ki o “tertemiz, masmavi” tarzı olanları öğren.
Pekiştirme dendiğinde benim aklıma ilk gelen o “m, p, r, s” harfleriyle yaptığımız sıfat pekiştirmeleri oluyor. Mesela bir şey çok temizse “tertemiz” diyoruz, bu en yaygını. Soğuk bir hava için “sapsarı” değil de “sapsarı” dedik mi yanlış olur, pardon, “sapsarı” da olabilir ama hava için daha çok “bembeyaz” kar gibi şeyler var. Aslında kural basit, ilk ünlüye kadar olan kısmı alıyorsun, araya bu harflerden birini koyup kelimenin tamamını tekrar yazıyorsun. Mesela “yeşil” kelimesini alalım. İlk ünlüye kadar olan kısım “ye”. Araya bir harf koyup tekrarla. Genelde p harfi kullanılır: “yemyeşil”. Başka örnekler de var: “masmavi” gökyüzü, “sıcacık” çorba.
Bir de anlatımı kuvvetlendirmek için bazen ikilemeler kullanırız. O da bir çeşit pekiştirme sayılır bence. Mesela “ağır ağır” yürüyordu ya da “hızlı hızlı” konuştu gibi. Bunlar da cümlenin anlamını güçlendiriyor, daha net bir resim çiziyor kafamızda. Mesela sınavda çok heyecanlandığını anlatmak için “titrek titrek” sesi vardı dersin, bu da pekiştirme gibi. Öğretmenimiz derste en çok bu “tertemiz, sapsarı, yemyeşil” gibi örnekleri soruyor genelde, onlara odaklanmak lazım. Özellikle sınavda bu MPRS kuralına dikkat et, genelde sorulan o oluyor.
Pekiştirme (Türkçe’de “Tekrarlama Yoluyla Pekiştirme”) dil bilgisinde sıfatın anlamını güçlendirme yöntemidir. En yaygın yolu önek pekiştirmesidir. İlk heceden sonraki kısma “m, p, r, s” ünsüzlerinden uygun olanı (genellikle p) getirilir ve kelimenin tamamı tekrarlanır. Örnek:
dolu -> dopdolu
temiz -> tertemiz
mor -> mosmor
Bir de ikilemelerle yapılan pekiştirmeler var ki bunlar da çok önemli. Mesela “er geç” anlarsın gibi. Bunlar da anlatımı kuvvetlendirir. Farklı pekiştirme türleri de var ama okulda genelde bu ikisi üzerinde durulur. Özellikle istisnalara (sapasağlam, yapayalnız gibi) dikkat etmek lazım sınavda.
Pekiştirme mi? Abi çok kolay o. Bi şeyin çok olduğunu anlatıyosun işte. “Upuzun” boylu biri vardı mesela. Ya da hava çok güzelse “mis gibi” kokuyor diyosun. Aslında sadece derslerdeki o harf kuralı değil, günlük hayatta kullandığımız vurgulama biçimleri de pekiştirme sayılır bence. Mesela çok şaşırdıysan “şaşkın şaşkın” baktı dersin, o da pekiştirme sayılmaz mı? Bence sayılır.
Direkt aklıma gelenler renkler oluyor genelde. “Kıpkırmızı” bir elma, “sapsarı” limon falan. Bunlar o rengi en üst seviyede hissettiriyor işte. Bir de şey var, bazı kelimeler istisna. Mesela “sağlam” kelimesi için “sapasağlam” deriz. Arada bir de “a” sesi giriyor, o biraz kafa karıştırıyor ama az zaten istisnalar.
Şey değil mi ya, hani “yapa-yalnız” veya “çep-çevre” deriz. O yapa yalnız biraz istisna oluyor galiba. Hani araya sesli harf girenler. Başka da ne vardı, “paramparça” olmuştu eşyalarım mesela. Bu da pekiştirme işte, parçalanmanın en üst seviyesi.