Heyet-i Temsiliye, Amasya Görüşmeleri sonucu İstanbul Hükümeti tarafından tanınmıştır.
Amasya Görüşmeleri:
20-22 Ekim 1919 tarihleri arasında Amasya’da gerçekleşti.
Mustafa Kemal Atatürk ve Heyet-i Temsiliye ile İstanbul Hükümeti’ni temsilen Salih Paşa arasında gerçekleşti.
Görüşmelerde Misak-ı Milli’nin ilkeleri kabul edildi.
Milli Mücadele’nin meşruiyeti kabul edildi.
Temsil Heyeti’nin yetkileri onaylandı.
Ortak bir hükümet kurulması kararlaştırıldı.
Amasya Görüşmeleri’nin sonucunda imzalanan Amasya Genelgesi ile Heyet-i Temsiliye resmi olarak tanınmış oldu. Bu durum, Milli Mücadele’nin önemli bir dönüm noktasıdır.
Heyet-i Temsiliye’nin tanınması ile:
Milli Mücadele’nin meşruiyeti ulusal ve uluslararası alanda kabul görmüş oldu.
Anadolu’da birlik ve beraberlik sağlanmış oldu.
Milli Mücadele’nin daha organize bir şekilde yürütülmesine imkan sağlanmış oldu.
Heyet-i Temsiliye, 16 Mart 1920’de İstanbul’un işgaliyle tanınmaya başlamıştır. Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkmasının ardından kurulan bu heyet, Türk milletinin kurtuluş mücadelesini temsil etmiş ve 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla birlikte resmi olarak tanınmıştır.
Heyet-i Temsiliye, 16 Mart 1920’de İstanbul’un işgali sonrası, Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkmasının ardından kurulan ve Türk milletinin kurtuluş mücadelesini temsil eden bir heyettir. Bu heyet, Ermenilere ve Yunanlara karşı alınan kararlar doğrultusunda, 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla tanınmıştır.
Heyet-i Temsiliye, Sivas Kongresi’nden sonra Ali Galip Olayı nedeniyle İstanbul Hükûmeti tarafından resmen tanınmıştır. Ali Galip’in Elazığ Valisi olarak Heyet-i Temsiliye’yi bastırmak için gönderilmesi, fakat başarılı olamayıp kaçması, İstanbul’un geri adım atmasına yol açtı. Bu olaydan sonra Anadolu’daki direnişin gücü kabul edildi ve Heyet-i Temsiliye artık meşru bir otorite gibi görülmeye başlandı. Tanınma, halk desteğini ve otoritesini daha da güçlendirdi. Bu sayede İstanbul ile Anadolu arasındaki güç dengesi değişti.